Değerli dostlar selamlar.
Bizleri takip eden, değer veren tüm okuyanlarımıza, takipçilerimize sevgilerimi saygılarımı iletiyorum.
Bildiğiniz gibi başından beri zorluk çerçevesinde ilerleyen ve benim de o şekilde düşündüğüm Weghorst transferi bugün neredeyse bitti. En azından kamuoyu, bizim medyamızın da içinde olduğu büyük kesim haberi bu şekilde verdik.
Tabi, genellikle Beşiktaş’ın yönetiminde yer alan dostlarım ve divanda yer alan abilerim sayesinde sizlere haberler aktarabiliyorum. Bütün transfer konularını onlarla da istişare ederek yorumlamak daha mantıklı oluyor ve şu zamana kadar da o şekilde oldu.
Ancak bugün, daha önce programlarda çok kez değindiğim bir husus münasebeti ile Ahmet Başkana mesaj attım.
Ahmet Bey aile dostumuz, büyüğümüz olur ve 35 yılı aşkın süredir iş yaptığımız bir ailenin ferdidir. Çok da severim, sayarım.. Babam ile tanışıklığı fazla samimi olduğundan bana da fazlaca emeği geçmiştir. Ülke ekonomisi için de büyük bir adamdır.
Weghorst için akşam üzeri Sayın Ahmet Nur Çebi’yi rahatsız ettim. Genelde Ahmet Bey’i direkt olarak hiç bir zaman aramıyorum. İşi var, yoğun, ben de gazeteci değilim zaten. Aile samimiyetini bu konularda hiç bir zaman kullanmak da istemem, meşgul de etmek istemem ancak bugün uzun süre sonra ilk kez Ahmet Bey’i rahatsız etme ihtiyacı hissettim ve dediğim gibi mesaj attım.
İlk etapta normal olarak cevap alamadım. O sırada yayına girmiştim biliyorsunuz. Cevap gelirse detayı aktarabilmek adına DOĞRUDAN KAYNAKTAN bilgi vermek istedim, yayına yetişmedi.
Akşam saatlerinde Ahmet Çebi, ki kendisine çok teşekkür ediyorum geri dönüş yaptı, bana tek tek detayları yazmaya başladı. Haberi paylaşacağımı ve takipçilerimize doğru haberi aktarabilmek adına Weghorst için rahatsız ettiğimi ifade ettim kendisine. O da olgunlukla karşılayarak müthiş cevaplar verdi. Vermeye de bilirdi.
Weghorst konusunun henüz daha bitmediğini belirten Başkan, çalışmaya devam ettiklerini kısa süre içinde bu transferi bitirmeye çalışacaklarını ifade etti. Diğer konuşmalarımızı aktarmayacağım ancak Başkanın bu açıklamalarından şunu da aktarabilirim:
Weghorst transferi olursa bu transfer Ahmet Çebi sayesinde gerçekleşecek.
Bizzat transferin içinde tüm kozlarını oynayarak oyuncuyu Burnley’e bir kuruş ödemeden sadece maaşıyla almaya çalışıyor.
Weghorst gelirse teknik analizi hep beraber yapacağız elbette ama şu anda bu transferi oldu bittiye getirenler için söyleyelim. Direkt kaynaktan bilgi aldığımız için bu transferin bittiğini söyleyenlere, azıcık pürüz kaldı diyenlere pek aldırış etmeyin.
Transfer belli ki problemli ve bunu çözmeye çalışıyorlar. Henüz bitmedi kelimesinin altında çok şey var. Kısa süre içerisinde bitecek anlamına da gelse tam açıklama gelmeden Weghorst kliplerine hazırlanılmaması lazım. En büyük yanılgı budur.
Beşiktaşlı veya diğer takım taraftarları bu yüzden transfer döneminde sürekli kendi kendilerine algı yaratıp yıkım yaşamaktalar.
Gelelim Arturo Vidal konusuna..
Oyuncuya yorum yazmaya gerek var mı?
Galatasaray için önemli tabi. Hangi takım alırsa alsın çok önemli ancak Galatasaray’da şu anda bir taktik seziyorum.
Gelirse orta alanı domine eder ama nasıl gelecek?
Biri çıkıp o formülü anlatması lazım..
Ndombele gibi.. Zor görünüyor..
Gueye de zor dedik ama Galatasaray bu transferde aşama kaydetti. Helal olsun..
Orayı da merak ediyorum.. Bakalım ne çıkacak?
Mesela bugün Joao Mario yazıldı.. Off..
Doğru olduğunu teyit eden arkadaşlarımız var. Mesela Burhan Can Terzi teyit ettirmiş..
Gelirse, Galatasaray başka seviyede bir orta saha kurabilir. Joao hakkında bilgisi olmayanlar bence hiç bir şey yazıp çizmesin Twitter’da.. Komik görünüyor..
Biri bizim haberi almış.. Alıntılamış.. Çöp yazmış..
Sen nesin peki?
Hayatında Joao Mario’nun bir tane maçını izledin mi?
Anca ara top atar mı, gol atar mı? Uzaktan golü var mı?
Bunlara bakarak ‘Çöp, möp..” bu tarz üsluplar..
Neyse..
Cenk Bey işinin ehli.
Gerçekten iyi işler başarıyor ve 3 günde toplam 18 oyuncunun adını medyaya servis ettirmeyi başardı.
Bence başka bir transfer gündeme gelebilir.
Sağ gösterip sol vuracak Cenk Ergün..
Abdülkerim ve Kazımcan transferleri bence öyle abartılacak kadar önemli transferler değiller. Olması gereken transferler ancak işin içinde diğer kulüpler olduğu için olduğundan daha büyük işlermiş gibi gösteriliyor.
Kim alırsa “olur mu canım bu iki oyuncu da çok önemli.” diyor. Belki de; iki oyuncu için de geçerli, isimlerini ilk defa duyanlar var. Var ya öyle tipler.. Bilirsiniz..
Abdülkerim gerçekten önemli bir oyuncu, doğru. Hem de çok. Her takım bugün için kadrosunda ister ancak maliyeti ve performansı ile alakalı fikirlerimi programda da belirttiğim üzere, oyuncuyu bir görmek lazım.. Zaman lazım.. Erken konuşmamak lazım.. İyi transfer.. Net bu..
Galatasaray’ın transfer gündemine yetişmek için bugün 3 kez lavaboya gidebildim. Yarını da merakla bekliyorum.
Beşiktaş’ın gündemindeki Cabral’ı mesela çok beğeniyorum..
Bakın bugün Cabral’ı kim alırsa işi götürür bunu da baştan söylüyorum. Tozunu attırır bu ligin. Kem-küm yok.. Direk söylüyorum bunu.
Beşiktaş sol öne eğer bir oyuncu düşünüyorsa 5 milyon avro da olsa Cabral’ı getirmeli..
Bu transfer hakkında bir bilgi almadım ancak ciddi olunduğunu söyleyenler de var. Onu da eklemek isterim.
Muleka da Beşiktaş’a yakın gibi görünüyor ancak Muleka alınırsa Cabral’ın gelmeyeceğini öğrenmiş bulunuyorum. Bu yüzden bir futbol sever olarak Muleka’nın Beşiktaş’a gelmesindense Cabral’ı Beşiktaş’ta görmeyi tercih ederim.
Fenerbahçe’ye de Emre Mor yazılıyor. Bitti – mitti diye ama.. Emre Mor treni kaçıralı çok oldu. Bana heyecan vermiyor..
Yarın daha yoğun bir gün..
Sevgilerimle,
Atilla Arda BORA